Lübnan'da acil durum ilanı
BM, İsrail'in Lübnan'da tahliye emri vermesiyle 1.2 milyon kişi yerinden edildi. Acil yardım çağrısı yapıldı.
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, ahlak polisinin uygulamalarına yönelik eleştirilerini gündeme getirerek tartışmalara yol açtı. Pezeşkiyan, düzenlediği basın toplantısında ahlak polisinin kadınları rahatsız etmemesi gerektiğini vurguladı. Bu açıklamalar, Jina Mahsa Amini'nin ölümünden sonra artan başörtüsü takmama direnişi ile bağdaştırılarak değerlendiriliyor. Amini'nin ölümünden bu yana, birçok İranlı kadın kamuya açık alanlarda başörtüsü takma zorunluluğunu reddediyor.
Pezeşkiyan'ın yorumları, İran'ın siyasi çevrelerinde sert tepkilere yol açtı. Yüksek Mahkeme Başkanı Muhammed Cevad Motazeri, Cumhurbaşkanı'na yönelik eleştirilerde bulunarak, ahlak polisinin varlığını sorgulamanın yersiz olduğunu belirtti. Aynı şekilde, muhafazakâr milletvekili Abbas Goodarzi de Cumhurbaşkanı'nın ahlak polisine yönelik uyarılarını eleştirdi.
İranlı kadınlar sosyal medyada Pezeşkiyan'a tepki göstererek, “Cumhurbaşkanı, bizim her gün nelerle karşı karşıya olduğumuzu bilmiyor mu?” gibi sorular yöneltmektedir. Bu bağlamda, kadın gazeteci Elahe Khosravi, “Tüm bu ölülerden sonra, Cumhurbaşkanı hâlâ zorbalığa maruz kalıp kalmadığımızı mı soruyor?” şeklinde paylaşımlarda bulundu.
İsveç'teki Mälardalen Üniversitesi'nden sosyoloji profesörü Mehrdad Darvishpour, Pezeşkiyan'ın halkın memnuniyetsizliğine daha fazla şiddetle değil, diyalogla yanıt vermesi gerektiğini ifade etti. Amini'nin ölümünden sonra, birçok kadın başörtüsü zorunluluğuna karşı direniş göstermeye başladı.
Ahlak polisinin yetkileri İçişleri Bakanlığı'na bağlıdır ve bu konuda kararları Kültür Devrimi Üst Konseyi vermektedir. Cumhurbaşkanı'nın bu yapıyı değiştirme konusunda kısıtlı bir manevra alanı vardır, ancak mevcut sistem içinde köklü değişiklikler yapması zordur.
Amini'nin ölümünün ardından üniversiteden uzaklaştırılan öğrencilerin geri dönmesi konusu yeniden gündeme gelmiştir. Yeni Eğitim Bakanı, Amini eylemleri sonrası kayıtları silinen öğrencilerin üniversitelerine döneceklerini duyurmuştur. Bu durum, İran'daki eğitim sisteminin yeniden yapılandırılması çabası olarak değerlendirilmektedir.
“Benim için mesele yalnızca üniversite diploması değil. Ben, dini veya siyasi görüşünden bağımsız olarak İran'daki tüm insanların eğitim hakkı için mücadele ediyorum.” - Kasra Nuri